- II. Ortaçağ Mimarisinin Özellikleri
- III. Ortaçağ Mimarisinin Değişik Stilleri
- IV. Meşhur Ortaçağ Binaları
- V. Ortaçağ Mimarisinin Sonraki Stiller Üstündeki Tesiri
- 6. Sorular ve Cevapları
- VII. Ortaçağ Mimarisinin Korunması
- Ortaçağ Mimarisinin Karşılaşmış olduğu Zorluklar
- IX. Ortaçağ Mimarisi Üstüne Araştırmalar
Bu yazı, ortaçağ katedrallerinin mimari tarzını, bilhassa tasarımlarında sanat ve sembolizmin kullanımına odaklanarak incelemektedir.
Ortaçağ Mimarisinin Özellikleri
Ortaçağ Mimarisinin Farklı Stilleri
Ünlü Ortaçağ Binaları
Ortaçağ Mimarisinin Sonraki Stiller Üzerindeki Etkisi
Günümüzde Ortaçağ Mimarisi
Ortaçağ Mimarisinin Korunması
Ortaçağ Mimarisinin Karşılaştığı Zorluklar
Ortaçağ Mimarisi Üzerine Araştırma
Sorular ve Cevapları
Mimarlık | Katedral |
---|---|
Ortaçağ Mimarisinin Özellikleri | Meşhur Ortaçağ Binaları |
Ortaçağ Mimarisinin Değişik Stilleri | Ortaçağ Mimarisinin Sonraki Stiller Üstündeki Tesiri |
Günümüzde Ortaçağ Mimarisi | Ortaçağ Mimarisinin Korunması |
Ortaçağ Mimarisinin Karşılaşmış olduğu Zorluklar | Ortaçağ Mimarisi Üstüne Inceleme |
II. Ortaçağ Mimarisinin Özellikleri
Ortaçağ mimarisi, 5. yüzyıldan 15. yüzyıla kadar Avrupa’da gelişen bir mimari tarzıdır. Ağır taş yapı, sivri kemerler, nervürlü tonozlar ve uçan payandaların kullanımıyla karakterize edilir. Ortaçağ mimarisi, kiliseler, manastırlar, kaleler ve saraylar dahil olmak suretiyle muhtelif amaçlar için kullanılmıştır.
III. Ortaçağ Mimarisinin Değişik Stilleri
Ortaçağ mimarisinin değişik stilleri üç ana kategoriye ayrılabilir: Romanesk, Gotik ve Rönesans.
Romanesk mimarisi 10. yüzyıldan 12. yüzyıla kadar Avrupa’da baskın mimari tarzıydı. Taşın yoğun kullanması, yuvarlak kemerler ve kalınca duvarlarla karakterize edilir. Romanesk binalar çoğu zaman kocaman boyutları ve etkisi altına alan görünümleriyle karakterize edilir. Romanesk mimarisinin en meşhur örneklerinden bazıları Fransa’daki Cluny Manastırı, İspanya’daki Santiago de Compostela Katedrali ve Almanya, Aachen’daki Palatine Şapeli’dir.
Gotik mimari 12. yüzyıldan 16. yüzyıla kadar Avrupa’da hakim mimari tarzıydı. Yükselen kemerleri, sivri çatıları ve uçan payandalarıyla karakterize edilir. Gotik binalar çoğu zaman dikeylikleri ve fer ve havaya verdikleri önemle karakterize edilir. Gotik mimarinin en meşhur örneklerinden bazıları Paris’teki Notre-Dame Katedrali, Barselona’daki Sagrada Familia ve Londra’daki Westminster Abbey’dir.
Rönesans mimarisi 14. yüzyıldan 17. yüzyıla kadar Avrupa’da baskın mimari tarzıydı. Klasik Roma ve Yunan formlarının yine canlandırılmasıyla karakterize edilir. Rönesans binaları çoğu zaman simetrileri, sütun ve pilaster kullanması ve süslü dekorasyonlarıyla karakterize edilir. Rönesans mimarisinin en meşhur örneklerinden bazıları Floransa’daki Palazzo Vecchio, Floransa’daki Uffizi Galerisi ve Fransa’daki Château de Chambord’dur.
IV. Meşhur Ortaçağ Binaları
Ortaçağ’ın en meşhur yapılarından bazıları şunlardır:
* Notre-Dame de Paris, Fransa
* Westminster Abbey, İngiltere
* Sagrada Familia, İspanya
* Akropolis, Yunanistan
* Tac Mahal, Hindistan
* Borobudur, Endonezya
* Angkor Wat, Kamboçya
* Çin Seddi
* Machu Picchu, Peru
V. Ortaçağ Mimarisinin Sonraki Stiller Üstündeki Tesiri
Ortaçağ mimarisinin sonraki stiller üstündeki tesiri birçok biçimde açıkça görülmektedir.
ilk başlarda, Orta Yüzyıl’da geliştirilen mimari unsurların bir çok daha sonraki dönemlerde de kullanılmaya devam etti. Sözgelişi, İlk olarak Gotik mimaride kullanılan sivri kemer, birçok Rönesans ve Barok binasının karakteristik bir özelliği halini aldı.
İkinci olarak, ortaçağın dikeylik ve fer vurgusu, sonraki mimari stilleri üstünde derin bir tesir yarattı. Sözgelişi, Gotik katedrallerin yükselen kuleleri ve sivri uçları, Rönesans ve Barok dönemlerinin uzun, fer dolu binalarına esin kaynağı oldu.
Üçüncüsü, sembolizm ve alegorinin ortaçağ kullanması daha sonraki mimari stillerde görülebilir. Sözgelişi, Gotik katedrallerde dini imgelerin kullanması, Rönesans ve Barok yapılarda klasik alegorinin kullanımında yankılandı.
En son, ortaçağ zanaatkarlık ve sanat geleneği, sonraki mimari stillerde kalıcı bir tesir yarattı. Ortaçağ binalarını süsleyen karmaşa oymalar ve heykeller, açıkça dini özellikte olmayanlar da dahil olmak suretiyle birçok sonraki binada bulunabilir.
Netice olarak, ortaçağ mimarisinin sonraki stiller üstündeki tesiri yadsınamaz. Ortaçağ süresince geliştirilen mimari öğeler, ilkeler ve sembolizm, mimarlar tarafınca yüzyıllar süresince kullanılmaya ve uyarlanmaya devam etti.
6. Sorular ve Cevapları
* Ortaçağ mimarisinin özellikleri nedir?
* Ortaçağ mimarisinin değişik stilleri nedir?
* Meşhur ortaçağ yapıları nedir?
* Ortaçağ mimarisi daha sonraki stilleri iyi mi etkiledi?
* Ortaçağ mimarisinin günümüzdeki durumu nelerdir?
* Ortaçağ mimarisi iyi mi korunuyor?
* Ortaçağ mimarisi hangi zorluklarla karşı karşıyadır?
* Ortaçağ mimarisi üstüne ne şeklinde araştırmalar yapılıyor?
* Ortaçağ mimarisi ile alakalı sıkça sorulan sorular nedir?
VII. Ortaçağ Mimarisinin Korunması
Ortaçağ mimarisinin korunması karmaşa ve sıkıntılı bir görevdir. Bu binalar çoğu zaman eski ve kırılgandır ve yüzyıllardır erozyon ve yıpranmaya maruz kalmışlardır. Ek olarak, çoğu zaman zelzele ve sel şeklinde naturel afetlere meyilli bölgelerde bulunurlar. Netice olarak, bu binaları korumak ve gelecek nesiller için hayatta kalmalarını sağlamak için devamlı olarak yeni yollar bulma ihtiyacı vardır.
Ortaçağ mimarisinin korunmasının yüz yüze olduğu en mühim zorluklardan biri, koruma ihtiyacı ile erişim ihtiyacı içinde balans kurma ihtiyacıdır. Bu binaları korumak için, çoğu zaman halka erişimi kısıtlamak icap eder. Sadece bu, hem de bu binalara olan amme ilgisinin azalmasına da yol açabilir ve bu da korunmaları için ihtiyaç duyulan fonların toplanmasını zorlaştırabilir.
Ortaçağ mimarisinin korunmasının yüz yüze olduğu bir öteki güçlük ise iklim değişikliğinin etkileriyle başa çıkmanın yollarını bulma ihtiyacıdır. Bu binalar çoğu zaman sıcak hava dalgaları, seller ve kuraklıklar şeklinde aşırı hava olaylarının etkilerine dayanacak biçimde tasarlanmamıştır. Netice olarak, bu olaylardan ötürü hasar görme ya da yıkılma riski altındadırlar.
Bu zorluklara karşın, ortaçağ mimarisini korumak için yapılabilecek bir takım şey var. Bunlar şunları ihtiva eder:
- Bu binaların tertipli olarak denetlenmesini ve bakımlarının yapılmasını sağlamak.
- Tamir ve restorasyonda müsait araç-gereç ve tekniklerin kullanılması.
- Bu binaları iklim değişikliğinin etkilerinden korumak için yeni teknolojiler geliştirmek.
- Bu yapıların önemi ve korunması gerekliliği hikayesinde kamuoyunun farkındalığını çoğaltmak.
Beraber emek vererek bu mühim yapıların gelecek nesillere aktarılmasını sağlayabiliriz.
Ortaçağ Mimarisinin Karşılaşmış olduğu Zorluklar
Ortaçağ mimarisi birçok zorlukla karşı karşıyadır, bunlardan bazıları şunlardır:
-
Yaş ve hava şartlarından ötürü deforme.
-
Koruma ve restorasyon için finansman eksikliği.
-
Ortaçağ yapılarının varlığını tehdit edebilecek arazi kullanması ve gelişimindeki değişimler.
-
Ortaçağ yapılarına ve çevresine zarar verebilecek turizmin artması.
Bu zorluklara karşın, ortaçağ mimarisi kültürel mirasımızın mühim bir parçası olmaya devam ediyor. Beraber emek vererek, bu binaların gelecek nesillerin de keyfini çıkarması için korunmasını sağlayabiliriz.
IX. Ortaçağ Mimarisi Üstüne Araştırmalar
Ortaçağ mimarisi ile alakalı oldukca sayıda inceleme yürütülmektedir. Bu inceleme, sanat zamanı, mimarlık, tarih ve arkeoloji şeklinde muhtelif disiplinlerden gelen bilim adamları tarafınca yürütülmektedir. Inceleme, ortaçağ mimarisinin zamanı, ortaçağ yapılarında kullanılan değişik mimari stiller, ortaçağ mimarisinde çoğunlukla bulunan sembolizm ve ortaçağ yapılarının korunması şeklinde oldukca muhtelif mevzulara odaklanmıştır.
Ortaçağ mimarisi üstüne inceleme yapmak birçok nedenden ötürü önemlidir. Birincisi, mimarlık tarihini ve değişik mimari stillerin gelişimini anlamamıza destek sunar. İkincisi, ortaçağ binalarında çoğunlukla bulunan sembolizmi anlamamıza destek sunar. Üçüncüsü, ortaçağ binalarını gelecek nesiller için korumamıza destek sunar.
Ortaçağ mimarisi üstüne araştırmalar devam ediyor ve devamlı olarak güncelleniyor. Yeni araştırmalar yürütüldükçe, ortaçağ mimarisinin zamanı, kullanılan değişik mimari stiller, çoğunlukla bulunan sembolizm ve ortaçağ yapılarının korunması ile alakalı daha çok şey öğreniyoruz.
S: Ortaçağ mimarisinin özellikleri nedir?
A: Ortaçağ mimarisi sivri kemerler, nervürlü tonozlar ve uçan payandaların kullanımıyla karakterize edilir. Bu özellikler daha büyük ve daha karmaşa binaların inşasına imkan sağlamış oldu ve ek olarak daha dikey ve yükselen bir mimari tarzının gelişmesine katkıda bulunmuş oldu.
S: Ortaçağ mimarisinin değişik stilleri nedir?
A: Ortaçağ mimarisinin değişik stilleri üç ana kategoriye ayrılabilir: Romanesk, Gotik ve Rönesans. Romanesk mimari, yuvarlak kemerler, kalınca duvarlar ve yoğun süslemeler kullanımıyla karakterize edilir. Gotik mimari, sivri kemerler, nervürlü tonozlar ve uçan payandalar kullanımıyla karakterize edilir. Rönesans mimarisi, sütunlar, pilasterler ve alınlıklar şeklinde klasik unsurların kullanımıyla karakterize edilir.
S: Ortaçağ’a ilişik meşhur yapılar hangileridir?
A: En meşhur ortaçağ yapılarından bazıları Paris’teki Notre-Dame Katedrali, Barselona’daki Sagrada Familia ve Londra’daki Westminster Abbey’dir. Bu binaların tüm bunlar güzel mimarileri ve tarihteki mühim rolleriyle dikkat çekmektedir.
0 Yorum